Bir Doğa ve Gastronomi Oteli; Bakucha
Gezi-seyahat düşkünleri için; hayatın yoğun ve boğucu bir ritimle aktığı metropollerin yakınlarında, soluk alınabilecek, insanın kafasını boşaltıp zindelik kazanabileceği, ateş alıp kaçmak misali kısa bir süre içerisinde ulaşılıp, geri dönülebilecek yerleri tarif ederken kullanılan bir tabirdir; “yakın yerler”. “Yakın” ama bizi o taş taş üstüne şehirlerde boğan her ne varsa, hepsine “uzak” olabileceğimiz yerler…
İstanbul gibi bir megakentin kıyıcığındaki Trakya, son yıllarda işte bize tam da böylesi adresler sunuyor. Arcadia Bağları’nın büyülü atmosferini taçlandıran Bakucha Otel & Spa ise en dikkat çekenlerin başında geliyor.
Arcadia Bağları
Arcadia Bağları’nın hikayesi günümüzden yaklaşık 15 yıl öncesine dayanıyor. Özcan ARCA, bir girişimcilik örneği olarak da gösterilebilecek bağları için yer arayışını sürdürürken, gözünü tarihte Bağlar kenti ( Lozengrad ) diye övülen, meşhur seyahatnamesinde “Bağlarına giren kaybolur!” diyen Evliya Çelebi’nin de işaret ettiği Kırklareli civarına diker.
Trakya’nın hemen her köşesini alanında donanımlı danışmanlardan kurulu bir ekiple dolaşıp 15.000 km yol yapar. Bu yolculukta Özcan ARCA’ya eşlik edenlerden biri de kızı Zeynep Arca ŞALLIEL’dir. Bağları için uygun koşulları gözden geçirerek sürdürdükleri yer arayışlarını Lüleburgaz’a bağlı Hamitabat yakınlarında rastladıkları bir arazide nihayetlendirirler.
Istrancalar’ın cılız dereyatakları ile şekillenmiş peneplen, yumuşak tepecikleri arasında gizlenmiş, yer yer meşe koruluklarına ev sahipliği yapan 200 hektar bu arazide toprak hazırlıkları 2 yıl sürer. Ardından bağların tesis edilip ürüne yatması için birkaç yıl daha beklenir. Bu sabırla bileylenmiş beklentileri umduklarından daha iyi neticeler verecektir.
Bağlarına Lüleburgaz’ın Roma döneminde kullanılan ismi olan Arcadiapolis’ten ilhamla Arcadia adını verirler.”Yeryüzündeki cennet” anlamına gelen Arcadia ismi, bu arazide kurguladıkları vizyonun özüyle de oldukça örtüşecektir.
Arcadia Bağları bünyesinde 2015 yılında faaliyete geçen Bakucha Otel & Spa ise, Trakya turizm portföyünde son yıllarda gözlenen hareketlenmeye, bugüne değin layıkıyla denenmemiş yeni bir önerme sunuyor; doğa ve gastronomi odaklı konaklama.
Bakucha Otel & Spa
Burası 200 hektarlık geniş bir arazi içine kurulu bağları, şato tipi üretimhanesi, meyve bahçeleri, bostanları, meşe koruları ve irili ufaklı çiftlikleri ile doğa içinde bir gastronomi merkezi olarak tasarlanmış oldukça etkileyici bir mekan.
Arcadia Bağları’nın hakim bir tepesinde kurulu Bakucha Otel & Spa, İstanbul’a hepi topu bir, bir buçuk saat uzaklıkta yer alıyor. Lüleburgaz’ın Hamitabat yerleşimi sınırları içerisinde. Sizi bağlara ve dolayısıyla otele ulaştıracak yolu belde merkezinde sormalı yahut tabelaları iyi takip etmelisiniz.
Sizin yolunu ararken bile sorma ihtiyacı duyacağınız, dolayısıyla arayanların sizi bulmalarının zor olacağı bir yer; zaten şehrin boğuculuğundan kaçarken aradığımız “o yer” değil midir ? Telefonla ulaşıp “Neredesin ?” diye soranlara; “Hiçbir yerdeyim !” diyebileceğiniz kadar huzurlu, güneşin doğuşuna ve batışına şahit olmanız dışında “zamansız” bir yer…
Bakucha Otel & Spa bir doğa ve gastronomi oteli. 21 junior suit odası ile hizmet veriyor. Bu konaklama kapasitesinin ilerleyen zamanlarda artırılması söz konusu.
Bağlarında bahçelerinde yürüyüşler yapabilir, mevsimine göre üretim ve hasat aşamalarına katılabilir, Arcadia Bağları’nda süren faaliyetler hakkında profesyonel bilgi alabilir, üretimhaneyi gezebilirisiniz. Bağların manzarasına hakim bahçesindeki havuz keyfi yapabileceğinizi, klasik Osmanlı hamamı konseptiyle inşa edilmiş hamamında profesyonel spa hizmeti alabileceğinizi de eklemiş olalım.
Hele ki Bakucha mutfak…Burada kullanılan ürünlerin çoğu, ya Arcadia’daki bahçelerden, bostanlardan yahut civar köylerdeki yerel üreticilerden temin ediliyor. Böylece o köylerin üreticilerine de sürdürülebilir üretim konusunda katkı sunuyorlar. Hatta zaman zaman “Bakucha pazarı” konseptiyle, yörede yetişen doğal ürünleri satın alıp beraberinizde götürebilme olanağı bulabiliyorsunuz. Zaman zaman düzenledikleri mutfak workshoplarına katılabildiğiniz gibi, mekanın gurme lezzetlerini tadabilirsiniz.
Bakucha Otel & Spa Trakya turizmine doğa ve gastronomi odaklı konseptiyle yeni bir önerme sunarken, Trakya’nın turizm cazibe merkezlerinin tam ortasında bulunuyor oluşuyla da etkileşimli turizme göz kırpıyor. Şöyle ki; Bakucha’da konaklayan ve birkaç gününü Trakya’da geçirmek isteyen biri, bu süre içerisinde her biri eşit mesafedeki Trakya şehirlerinin sunduğu tüm keyifleri doya doya yaşayabilir ve gün bitiminde oteline dönüp günün tüm yorgunluğunu atabilir.
Tekirdağ Uçmakdere’de yamaç paraşütü, Şarköy’de rüzgar sörfü yapabilir; Edirne’nin tarih ve kültürle yoğrulmuş dokusunda zamanın sırlı kapısını aralayabilirsiniz. Yine Edirne’nin mavi gözleri, Saros körfezinin dingin sularında dalış keyfi yaşayabilir; Kırklareli’nin yeşile kesmiş Istrancalar coğrafyasında kaybolmak üzere yola çıkıp, meşhur Longoz ormanlarının dudaklarından öptüğü Trakya’nın Karadeniz’e açılan dingin sularında kulaç atabilirisiniz. Hatta hepi topu 2 saat mesafedeki Gelibolu Yarımadası Milli Parkı’nda bambaşka bir atmosferde günü geçirebilmeniz, pek mümkün.
Öte yandan Bakucha Otel & Spa Arcadia Bağları‘nın da bir parçası olduğu Trakya Bağ Rotası‘nın önemli duraklarından birisi…Özellikle Trakya’da bağbozumu zamanlarında bu coşkuya ortak olmalısınız.
Bakucha Otel & Spa küçük çaplı toplantılarınız, konsept organizasyonlarınız için de siz ziyaretçilerine önermeler sunuyor. Siz sadece ne istediğinize karar verin.
Yöre turizmine kattıkları değer için Bakucha Otel & Spa ailesine teşekkürler ediyor; sizleri Trakya’nın hiç bilmediğiniz yönlerini keşfetmek, hayattan güzel anlar çalabilmek için bu güzel keyifli mekana davet ediyoruz.
Bakucha Otel & Spa
Tel: +90 533 514 14 90
Fotoğraflar : Bakucha Otel & Spa web sitesi ve sosyal medya hesabı
